Bu Blogda Ara

27 Şubat 2017 Pazartesi

HAFTANIN İLK CÜMLELERİ

Hepinize kocaman bir merhaba, baştan söyleyeyim yalnız değilsiniz ben varım :)
Geçtiğimiz günlerde aklıma Evliya Çelebi geldi. Her zaman sevdiğim bir tarihi şahsiyetti zaten. Bir de Egeli olduğundan mıdır bilmem kendimi ona çok yakın hissederim. Ama haftasonu özellikle resmen kafayı Evliya Çelebi'ye taktığımı söyleyebilirim. Hayatını iyice bir okudum. Onun gezgin ruhuna yeniden hayran kaldım. İçinde kırık bir aşkın öyküsü de olan hayatı bence muhteşem. Birçok ortak yönümüz olduğunu gördüm. Evlilik hariç :) Çünkü Evliya Çelebi hiç evlenmemiş. Bir gün size onu daha ayrıntılı anlatırım. Bugün asıl konu ben olmalıyım :) Belki görenleriniz olmuştur. Kendime haftasonu yeni bir slogan oluşturdum. Artık "EVLİYA ÇELEBİ'NİN PEŞİNDEKİ BULUT" sloganıyla hayatıma devam ediyorum. Onu sessizce ve uzaktan izlemeye karar verdim. Tıpkı bir bulutun nereye gidersek gidelim peşimizden gelişi gibi. Ne dersiniz ben "Modern Evliya Çelebi" olabilir miyim ? Kelimelerin ruhu vardır. O bir "seyyah"tı ben ancak bir "gezgin" olabilirim. Bunun farkındayım. Ama olsun onun gibi bir kafam var benim de. Gezmeden duramıyorum.
İşte böyle gezgin olmak ateşi içimde alev alev yanarken ve yanımda tıpkı benim gibi gezgin ruhlu bir yol arkadaşı varken haftasonunu bir sürü seyahat planı yaparak geçirdik. Tamamladığımız her plandan sonra evde sevinçten deli gibi zıpladık. Heyecandan çığlıklar attığımızı hatırlıyorum :) Gezi planı yapmak da bir hayli zor ama sonu çok güzel bir işmiş. Hesap kitap işleri bizim en çok zamanımızı alan konu oldu. Acaba paramız yeter mi ? Altından kalkabilecek miyiz ? Bu sorular başta canımızı biraz sıktı. Sonra ne istediğimizi bulunca rahatladık. Çünkü biz Evliya Çelebi olmak istiyorduk. Büyük lüks oteller, pahalı yemekler zerre kadar ilgimizi çekmiyordu. Bizim tüm varlığımız bir sırt çantasına sığmalı ve özgürlüğe koşmalıydık. Tıpkı Evliya çelebi'nin bir heybesi ve bir atıyla diyardan diyara dolaşması gibi. Geceyi geçirecek basit bir oda, karnımızı doyuracak bir sandviç bir kahve bize yeter de artardı. Bu hislerle bulduğumuz güç sayesinde aynı gün tam 4 farklı gidilecek yer ayarladık. O kadar güzel yerleri o kadar uygun fiyatlara ayarladık ki inanamazsınız. Bunun sırrını size daha sonra bi gün anlatırım :)
Şimdi size penceremi yeniden tanıtmak istiyorum. Bundan sonra sitemin başlığından ve adresimin adından da anlayacağınız üzere ben bir gezginim. Turist asla değil bir gezginim. Bunun farkını da başka bir yazımda paylaşacağım. Bir gezgin olarak benim görevim, gördüğüm tüm güzel diyarları ve onların özel yiyecek tariflerini ve çiçeklerini ve insanlarını ve evlerini ve kalan her şeyini size sunmak olacak. Buna aklınıza gelen her güzel şey dahildir. Yemeği çok seven biri olarak özellikle yemek tariflerim de dahildir :) Gezginci bulut iyi günler diler efendim :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder